zaten evet de desem, hayır da desem, giren çıkan yine bana olacak. ne kasıyosunuz bu kadar. böyle böyle referandum yapcaz, 10-12 tane (artık kaçtaneyse) madde soracaz, evet veya hayır diyeceksiniz, - kaldı ki mantık hatası burda başlıyo, 10-12 tane şeye ortak olarak evet - hayır demek, bence saçmalıkların daniskası - deseniz de olur. bu kadar özelimize niye giriyorsunuz? ( özelimiz dediğim de gözümüz he, organ yani, gözümüze gözümüze sokuyolar eveti-hayırı)
hadi onlar gözümüze sokuyolar. bi de asıl bi sürü keko çıkıyo, benim oyum ''evet'' çünkü elemterekefiş, benim oyum ''hayır'' çünkü kemgözlereşiş diye açıklama yapıyolar. nereden çıktı bu renk belli etme sevdası ben anlamadım. kim diyo bunlara, söyleyin diye. benim oyumdan sana ne, senin oyundan bana ne. pazar sabahı alırsın mühürü, önce mürekkebe abanırsın, sonra pusulanın hangi yarısına basacaksan basarsın, biter gider.
hem sen ünlüysen, ben de ünlüyüm kendimce. aile içinde baya ünlüyüm mesela. sorsan bilirler hemen. ben belli ediyom mu rengimi. bak kaç satır yazı yazdım var mı herhangi bi renk. yok. (yani kontrol ettim, olmaması lazım)
bi de mesela şu var ki, siz ne derseniz deyin; herkesin kime ne oy vereceği belli zaten. sizi dinleyip de, ''adam haklı beyler'' diyen yok. toplum olarak bizim için siyasetin futboldan farkı yok. nasıl futbol, basketbol taraftırlığı yapıyosak, siyasi partiler için de öyle taraftarlık yapıyoruz. ''eeey goçum yürü beeeeee!'' dememizin, seçimlerde falan meydanlarda toplaşıp ''yaşasın çokhoşpartiiiiiiii!!'', ''var olsun güzelpartiiiiiii!!'' diye bağırmamızın başka izahı da yok zaten. gerçi sizin de bunun farkında olduğunuzu biliyorum. sizin de tribün lideri gibi konuşmanızın sebebi bu olsa gerek.
neyse işte, uzun lafın kısası; ''benim yorumlamam budur''. keşke bizi rahat bıraksanız ama işte, hayat..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder